Doğuda, organ-duygu ilişkisinin farkındalığı uzun zamandır tıp ilminin bir parçası olarak öğretilmektedir.

Batı dünyası ise, duygular ve organlar arasındaki bağlantıyı yeni yeni keşfetmeye başladı.

Örneğin doktorlar kalp krizine eğilimli insanların duygusal profilini çıkarmaya başladı. Hayvanların korktuklarında altlarına işedikleri bilinir.

Hayatlarını sürekli korku içinde geçiren ve bedenlerinde çok miktarda bilinçdışı “endişe” depolamış insanların artrit gibi böbrek temeli hastalıklara eğilimli oldukları su götürmez bir gerçek!

Geleneksel Çin tıbbına göre, vücudumuz doğal olarak her uyarıcıya tepki verir.
Dışarıdan ya da içeriden olsun farklı tepkimelerden oluşan bir bütün oluşturur.

Açık olan şu ki, bedenlerimiz, sadece hayatta kalmamızı sağlamak için besinleri enerjiye dönüştüren, temel metabolizmaya ait fonksiyonları yerine getirmek üzere tasarlanmamıştır.

Gerçekte, aldıkları tüm farklı uyaranları işlemek zorundadırlar. Ardından, olumlu ya da olumsuz bir yanıt üretmelidirler.

Bu yanıt doğal olarak vücudu oluşturan bütün organlarda bir etkiye sahiptir.

Sinir sistemi sayesinde vücudun aldığı fiziksel uyaranlar dışında, biz de bir takım duygular ya da hisler deneyimliyoruz.

Bariz bir etkiye sahip değillermiş gibi görünseler dahi, bazı organlarımızı uyaracak veya inhibe (Enzimlerin çalışma aktivitesini düşürmek) edebilecek reaksiyonları tetiklerler.

Zihinsel sağlığınız için duygularınızı kontrol altında tutmaya çalışmanız her zaman önerilir de☺️

peki ya organlarınız?

Duygu durumunuzun organlar üzerinde ne gibi etkileri olduğunu hiç merak ettiniz mi?

Öfke instagram.com

Korku:  https://www.instagram.com/p/CFt9A09DVuX/?igshid=12dm2tnqpv48m

Takıntı:

Neşe:  https://www.instagram.com/p/CFpjCK6jnGt/?igshid=1m6z4dcv7x0mc

Üzüntü: https://www.instagram.com/p/CFlx51cjz1r/?igshid=kuvb8l82p3v9